18 Mart 2012 Pazar

yeniden aşık olabilirdim.. ama yapmadım.

yeniden aşık olabilirdim.. ama yapmadım. kahvaltı tabağımı temizledim. peynir vardı. ve masadan kalktım. bir bardak aldım. su kattım. içtim. kafamı çevirdim, televizyon açık kalmış; kapattım. pencereyi açtım, aşağı baktım. 8. kattaydım. yoldan arabalar geçiyordu, izledim. küçük bir kız gördüm; ağlıyordu. merak ettim. düşündüm ve vazgeçtim. pencereyi kapattım. perdeyi çektim. karanlık arttı. ürperdim. bekledim. içeri gittim. fotoğrafın. masanın üzerindeydi. bakmadım. ya da baktım. ama bakmamış gibi yaptım. geçtim gittim masanın yanından. hayallerin bekletildiği yere yöneldim. kitaplıktan bir kitap aldım. kapağını beğenmedim. ya da daha önce 3 kez okumuştum. geri koydum. bir başka kitaba daha baktım. ismini beğenmiştim. ama okumadım. tekrar mutfağa gittim. kahvaltı tabağını kaldırdım. dolabın kapağını açık bırakmışım. geri geldim kapattım. bir bardak daha aldım, su kattım, içtim. ve bir bardak daha. durdum. gözlerim doldu. ağlamıcaktım. yığılmamak için tutundum. sakinleştim ve masaya oturdum. bekledim. başımı ellerimin arasına aldım. saçlarımı çektim. gözlerim kanlanmıştı. tamam, biraz da yaşlanmıştı. ellerimi serbest bıraktım ve onları izledim. düşündüm. babamı hatırladım. bana kızıyordu. başımı masaya koydum. karanlık arttı. aydınlık aramak istedim.bir ses duydum ve aniden başımı kaldırdım. ambulans gelmiş. pencereyi açtım. aşağıya baktım. küçük kız hala ağlıyordu. bağırarak. aman allahım.
kaza olmuş. öncesinde neden görmedim ki bunu. sanırım annesiydi. üzüldüm. onun için de ağlamak istedim. ama yapmadım. pencereyi kapattım. perdeyi çektim. karanlık olmuştu. bu sefer korkmadım. içeri gittim. masanın üstünde fotoğrafın, bakmadım. kitaplığa koştum. kitap aradım. yoktu! "nerdesin lan kahpe!" diye bağırdım. tüm kitapları deştim. fırlattım. bağırdım. aramaya devam ettim. ve yine bağırdım. boyumun yetişmediği raflardaki kitapları gördüm. kitaplığı salladım. bağırdım. düştüler. içlerinden kalın onları acıttı. bağırdım, hayır ağlamıcaktım! Lan lanet olsun ağlamıcaktım! ama ağladım. bağırdım, ağladım ve tekrar bağırdım. ağlamayı kesmiştim. kalktım. döndüm. fotoğrafın. masanın üstündeydi. baktım. masaya doğru gittim. sendeledim. tutunacak bir yer aradım. bulamadım. biraz daha yürüdüm. yüzüm iyice ekşidi. ama dayandım. ayakta kaldım. ve tekrar yürüdüm. sana yürüdüm. masaya yürüdüm. tutundum. oturdum. fotoğrafın önümde. bakmadım. kafamı kaldırdım. sokaktaki küçük kızı merak ettim. kalkıp bakmak istedim. kalkamadım. bekledim. ve kendime akıl verdim. benim için imkansızdın. kabullendim. bekledim. fotoğrafına bakmamak için çaba gösterdim. ve kazandım da; hala fotoğrafına bakmamıştım. düşündüm. ve tekrar o berbat his. sana olamayacağım kadar yakındım ama sana hiç bir zaman dokunamadım. dokunamazdım. dokunamayacaktım. kabullendim. düşündüm. kendimi aşağıladım. bağırdım. ama bu sefer ağlamadım. ve tekrar kendimi aşağıladım. çünkü kahrolası, senin bundan haberin bile yoktu. çünkü sen yoktun. seni bir başkası, kendisi için yaratmıştı. bir fantezinin kurbanıydın. lan ne biçim bi insanım be! O kahpelik kokan fotoğrafın bir kitabın kapağıydı. Lanet olası sense; bir kitapın kahramanı.. evet. aşık olmuştum. ne yapabilirdim ki. sana kendimi savunmayacağım, dedim. ve yapmadım. ve durdum. bittiğini görmek istedim. bitişini. boş bakıyordum. fotoğrafın önümde, oysa ona bile bakmıyordum. dün gece marketten çıkarken gördüğüm bir fahişeyi hatırladım. yol kenarındaydı. bana baktı ben de ona. gülümsedi, bir fahişenin becerisiyle. gel dedi. durdum. gülümsedim. gitmedim. belki yeniden aşık olabilirdim..
ama.
yapmadım.


3 yorum:

  1. kendimi bulabilmek ilginç..

    YanıtlaSil
  2. Devam etmeli, çok güzel..

    YanıtlaSil
  3. ve şair,
    uyandı uykudan.
    kaleminin kırılmasına ramak kalmıştı oysa.
    gereğinden fazla üşümüştü.
    ve kışın da açılırdı elbet börtü böceğin zulası.
    zaman geldi desin ustan,
    siz şu aşka sövene de bakın...

    YanıtlaSil